1924 Anayasası neden hazırlanmıştır?
- Teşkilat-ı Esasiye (1921 Anayasası), olağanüstü şartlarda hazırlanmış, bir savaş dönemi anayasası idi. Kurtuluş Savaşı’nın şartlarında ayrıntılı bir Anayasa hazırlayacak vakit ve imkân yoktu.
- Ama şimdi Kurtuluş Savaşı kazanılmış ve yeni kurulan sistemin işlemesini sağlayacak ayrıntılı bir Anayasanın hazırlanma vakti gelmişti.
1924 Anayasası,
- II. Dönem TBMM tarafından 20 Nisan 1924’te kabul edilerek yürürlüğe girmiştir.
- 1924 Anayasası bazı değişikliklerle birlikte 1960 askeri darbesine kadar 36 yıl yürürlükte kalmıştır.
DİKKAT: 1924 Anayasası yukarıdaki maddelerde görüldüğü gibi laik bir anayasa değildir. 1928 ve 1937 yıllarındaki değişikliklerle laik bir hale gelecektir.
1924 Anayasasının belli başlı özellikleri:
- Karma bir hükümet sistemi kurulmuş; Güçler Birliği, görevler ayrılığı ilkesi kabul edilmiştir.
DİKKAT: Kabine sistemine geçilmesi ile uygulamada Güçler Ayrılığı başlamıştır. Ancak ilke olarak hala Güçler Birliği benimsenmektedir.
- Kişi temel hak ve Hürriyetleri, siyasi haklar düzenlenmiştir.
- Sosyal haklar düzenlenmemiştir.
- Ayrıca Meclisin yapabileceği sınırlamaların ölçüsü belirlenmemiştir.
DİKKAT: 1924 Anayasası normal bir meclis tarafından hazırlandığı için Türkiye’nin en sivil anayasası olarak kabul edilmektedir.
1924 Anayasasında yapılan belli başlı değişiklikler:
- 1928 yılında 2. Maddede yer alan“Devletin dini İslam’dır.” İfadesi ve 26. Maddede yer alan “TBMM’nin şer’i hükümlerin yerine getirmesi” ifadeleri Anayasadan çıkarılmıştır.
DİKKAT: Bu değişiklikler Atatürk ilkelerinden LAİKLİK ilkesi ile ilgilidir.
- 1934 yılında 10. Madde “30 yaşını bitiren kadın, erkek her Türk milletvekili seçilebilir.” Şeklinde değiştirilmiştir.
DİKKAT: Kadınlara Seçme-seçilme hakkının verilmesi demokrasinin katılım ilkesi ile ilgilidir. Bu yüzden Atatürk ilkelerinden en çok CUMHURİYETÇİLİK ilkesi ile ilgilidir. İkinci dereceden ise HALKÇILIK ilkesi ile ilgilidir.
- 1937 yılında, Atatürk ilkeleri Anayasanın ikinci maddesine eklendi.
DİKKAT: Atatürk ilkelerinden birisi de Laiklik olduğuna göre, bu değişikliği de Laikliğin aşamalarından biri olarak sayabiliriz.
Henüz Hiç Yorum Yapılmamış