- Bilindiği gibi Fransız İhtilal’inden itibaren tüm dünya hızla ulus devletler dünyasına dönüşmüştür. Osmanlı Devleti çok uluslu bir yapıya sahip olduğu için milliyetçilik fikirlerinin ülkesine girmesini engellemek için her türlü çabayı sarf etmiştir. Bu yüzden ulusçuluk fikirleri Anadolu’ya nispeten geç ulaşmıştır. Atatürk böyle bir mirası devralmıştır.
- Anadolu’da ulusçuluk esasına dayalı bir devlet kurulmuştur. Şimdi yapılması gereken Anadolu halkından, kendisini padişahın kulu olarak gören bir toplumdan; bir millet oluşturmaktır. Türk olduğunun farkında olan, bununla gurur duyan bir millet haline gelebilmemiz için pek çok çalışma yapılmıştır.
Atatürk’e göre millet:
- Geçmişte bir arada yaşamış, halen yaşamakta olan ve gelecekte de birlikte yaşama istek ve idealini güden, aralarında kültür, dil ve duygu birliği olan insanlar topluluğudur. Görüldüğü gibi Atatürk milliyetçiliği, ırk birlikteliği aramaz. Onun yerine kültür birliğini koyar. Atatürk’ün “Ne mutlu Türk’üm diyene” sözü her şeyi açıklar niteliktedir.
Milliyetçiliği bütünleyen ilkeler
- Atatürk milliyetçiliğinin olabilmesi için Demokrasi, Milli hâkimiyet ve Milletlerarası eşitlik gereklidir. Bu yüzden Atatürk milliyetçiliği CUMHURİYETİÇİLİK ilkesi tarafından bütünlenir.
- Atatürk milliyetçiliği Irk ayrımını ve Sınıf ve zümre ayrımını reddeder. Bu yüzden de HALKÇILIK ilkesi tarafından bütünlenir.
Atatürk milliyetçiliğinin unsurları:
- Siyasi Birlik,
- Coğrafi Birlik,
- Kültür Birliği,
- Tarih Birliği,
- Ülkü Birliği,
Sorularda karşımıza çıkan şu kavramlar bize milliyetçilik ilkesini verebilir:
- Ulusçuluk,
- Türkçülük,
- Milli bağımsızlık,
- Ulusal Bağımsızlık,
- Tam bağımsızlık,
Sorularda milliyetçilik ilkesini ararken özellikle iki noktaya dikkat etmeliyiz:
1. Kurtuluş Savaşı, milliyetçilik esasına göre yapılmıştır. Bu yüzden Milli bağımsızlık yolunda atılan her adım, bize milliyetçilik ilkesini vermelidir.
Ayrıca milli bağımsızlığın olabilmesi için tam anlamıyla, siyasi, ekonomik, hukuki v.b yani her yönden bağımsız olmamız gerekir. Sonuç olarak tam bağımsız olmamız için atılan her adım bize yine milliyetçilik ilkesini vermelidir.
Bu Amaçla atılan belli başlı adımlar:
- Erzurum ve Sivas Kongrelerinde kabul edilen “Milli sınırlar içerisinde vatan bir bütündür, bölünemez.” Maddesi
- Yine Erzurum ve Sivas Kongrelerinde Manda ve Himaye fikrinin reddedilmesi
- Misak-ı Milli’nin ilanı,
- Kurtuluş Savaşının kendisi,
- Lozan’da Kapitülasyonların kaldırılması,
- Lozan’da Duyun-u Umumiye’nin kaldırılması
- Misak-ı İktisadi,
- Kabotaj Kanunu,
- Yabancıların elindeki liman, Demiryolu, vapur işletmelerinin, Reji idaresinin devlet tarafından satın alınarak millileştirilmesi,
- Koruyucu gümrük uygulamaları,
- Devlet Merkez Bankasının kurulması
DİKKAT: Ekonomik bağımsızlık da tam bağımsızlığın bir parçasıdır. Yukarıdaki inkılâpların bir kısmı devletçilik ilkesi ile de alakalıdır. Ancak ekonomimizi yabancıların elinden kurtarmak için atılan her adım önce Milliyetçilik ilkesi ile ilgilidir.
2. Ülkede milli bilinci kuvvetlendirmek için atılan adımlar, insanlara Türklük şuuru ve gururu verecek çalışmalar, bize yine milliyetçilik ilkesini vermelidir.
- Tevhid-i Tedrisat Kanunu,
- Türk Tarih Kurumunun kurulması,
- Türk Dil Kurumunun kurulması,
- I. Türk tarih kongresinde kabul edilen “Türk Tarih Tezi”,
- Güneş Dil Teorisi
- Dil, Tarih, Coğrafya fakültesinin açılması
- Atatürk döneminde yoğun faaliyet gösteren Türk Ocakları
Henüz Hiç Yorum Yapılmamış